Vajinismus; vajina girişini çevreleyen kasların istem dışı kasılması sonucunda cinsel birleşmeyi ağrılı ve/veya imkansız hale getirmesidir. Vajinismusda söz konusu olan kas grubunun ismi PC (Pubococcygeus) kas grubudur.

Bu kaslar idrar çıkışının olduğu üretradan anüse kadar bir hat çizer ve idrar yapmadan doğuma kadar birçok bedensel işlevde etkisi vardır. Normal şartlarda bu kaslar cinsel ilişki sırasında oldukça esneyebilme özelliğine sahiptir. Kişi eğer korku ve endişe yaşamıyorsa, istek ve uyarılması da yeterli düzeydeyse penisin büyüklüğüne göre bu kaslar esner ve cinsel birleşme rahatlıkla gerçekleşir. Vajinismusu olan hanımlarda ise, istem dışı bir vajinal reflex ortaya çıkar ve spazmlar vajina girişini daraltarak ilişkiye girilmesini ya çok güçleştirir ya da bazen imkansız hale getirir.

Giriş daraldığında vajinaya herhangi bir şeyin girmesi ağrı verici olur. Vajinada duyulan ağrının yanı sıra kadının yaşadığı korku ve kaygının şiddeti ile orantılı olarak vücuttaki diğer kas gruplarında da (karın, bacak, sırt ve bel gibi) spazmlar olabilir, öyle ki kişinin nefes alıp vermesi bile güçleşebilmekte ve yaşanan korku bazen panik boyutuna ulaşabilmektedir. Bu vajinal refleks sadece cinsel ilişkide penisin girişi sırasında ortaya çıkmaz, kadın doğum doktorunun muayenesinde ya da vajinaya tampon veya parmak sokma girişiminde de aynı kasılmalar görülebilir. Bu girişim sona erdiğinde kaslar gevşer ve genital bölge tamamen normale döner.

Vajinismus cinsel organların fiziksel anormalliğine bağlı bir durum değildir.. Bazı kadınlar vajinalarının bir penisi alamayacak kadar küçük olduğunu veya vajina girişinin olmadığını zanneder veya kızlık zarının çok kalın olduğunu ve cinsel birleşme denemelerinde de bu yüzden zorluk yaşadıklarını düşünürler. Bu düşünceler vajinal kasların spazm durumundayken sanki girişe kapalıymış görüntüsü vermesinden kaynaklanır. Fakat bu düşünceler tümüyle yanlıştır, çünkü vajinismuslu kadınların bedeninde aslında cinselliği yaşaması için fiziksel bir engel yoktur ve genital bölgeleri tamamen normaldir.

Çoğunlukla birleşme dışındaki eylemler için cinsel istekleri vardır, uyarılma yaşayabilir ve cinsel yakınlıktan zevk alabilirler. Ancak tam bir cinsel ilişkiye giremiyor olmanın yarattığı hayal kırıklığı, cinsel yakınlaşmaların korku nedeniyle stresli geçmesi ve eşler arasında ortaya çıkabilen iletişimsel sorunlar zamanla cinsel isteğin de bozulmasına yol açmaktadır. Vajinismus kadından kadına değişiklik gösterir. Bazı kadınlar jinekolojik muayeneden geçebilir veya vajinaya tampon alabilir ama penisi içine alamaz. Bazıları penisi kısmen alabilirler ama süreç çok ağrılıdır. Bazı vajinismuslular ise vajinalarına hiçbir şeyi alamazlar.

VAJİNİSMUS ÇEŞİTLERİ:

Cinsel olarak deneyimli kadınlarda da deneyimsiz kadınlarda da vajinismus gelişebilir. Primer vajinismus, kadının PC kas gruplarının spazmı nedeniyle hiç ağrısız ilişki yaşamaması durumudur, ilk cinsel birleşme girişiminde bulunulduğunda veya jinekolojik muayene sırasında açığa çıkar ve ondan sonra da devam eder. Sekonder vajinismus, daha önce ağırsız cinsel ilişkisi olan bir kadında daha sonra kasılmaların ortaya çıkmasıdır. Bu durum çoğunlukla bir travma veya cerrahi müdahale sonrasında ortaya çıkar. Fiziksel sorunlar çözülse bile kişi artık ilişkiye girememektedir.

VAJİNİSMUSUN NEDENİ NEDİR?

Vajinismus vajina içindeki kasların irade dışı kasılmasına bağlıdır. Bu kaslar kendiliğinden kasılmaktadır ve rahatlayıp gevşemek kadının elinde değildir. Peki neden bazı kadınların vücudu böyle bir reaksiyon verir, buna ne yol açar? Cinsel temas sırasında bedende birçok aktivite olur. Bedenden birçok ileti gelir ve daha önceki bilgi ve tecrübelere bağlı olarak zihinden ve bedenden gelen geri bildirimlerle bu iletiler sinir sistemi tarafından yorumlanır. Vajinismus yaşayan kişiler hem bedenden hem de zihinden gelen çeşitli sağlıksız cinsel iletiler alırlar. PC kas grubunu kontrol eden sinirler bu iletileri bir spazm çağrısı olarak yorumlar ve kasılarak girişi kapatırlar. Kaslara gelen iletiler kadından kadına değişiklik gösterir, dolayısıyla tedavide bu duruma katkıda bulunabilecek birçok potansiyel kaynağı hesaba katmak gerekmektedir.

ÜSTESİNDEN GELEBİLİRSİNİZ

Vajinismusta söz konusu olan negatif duygu ve düşünceler genellikle kolayca görünmezler, bu nedenle detaylı bir şekilde araştırılmaları gerekir. Neden genellikle tek bir şey değil, birçok deneyim ve duygunun sonucudur. Bazı kadınlarda neden hiçbir zaman tam olarak anlaşılmayabilir. Ama iyi haber şu ki vajinismusun üstesinden gelmek için nedenini bilmek de her zaman gerekli değildir. Cinsel olarak sağlıksız düşünce veya duygulara yol açabilecek faktörlerden bazıları aşağıda sıralanmıştır: "Geçmişte yaşanmış bir cinsel taciz "Gebelik korkusu "Ağrı korkusu "Tıbbi / fiziksel bir duruma bağlı olarak ağrılı bir cinsel ilişki yaşamış olmak "Kaygı düzeyinin yüksek olması "Yetersiz cinsel eğitim "Katı ahlaki değer yargıları ile yetiştirilmiş olmak "Çocuklukta şok edici cinsel bir görüntüye maruz kalmak "Aile içi şiddet "Sorunlu anne-baba ilişkisi "Bağlanma korkusu ve yakınlaşma güçlüğü "Eşle ilişki sorunları "Güven eksikliği Bu faktörlerin neden bazı kadınlarda bir şey yapmazken bazı kadınlarda vajinismusa yol açtığı sorusu akla gelebilir. Bunun neden böyle olduğunu kesin olarak söylemek zordur. Şunu söyleyebiliriz ki; kişilerin algılarında ve kişiliklerinde değişiklikler olduğu gibi yaşam deneyimleri ve yaşam deneyimlerine verilen tepkiler de kişiden kişiye çok büyük farklılıklar gösterir.

VAJİNİSMUSUN TEDAVİSİ NASILDIR?

Etkili bir tedavi süreci hem zihni hem de bedeni ele alır. Zihnin cinselliğe yönelik olumsuz koşullanmalardan ve kaygıdan arındırılması ve bedenin de vajinal girişi kabul edecek ve bundan zevk alacak hale gelmesi hedeflenir. Tedavideki uygulamalar zihine, bedene ya da her ikisine birden yöneliktir. Tedavi sürecinde başlangıçta ayrıntılı değerlendirme görüşmesi yapılır. Kişinin/çiftin cinsel bilgi eksiklikleri ve hatalı öğrenmeleri tespit edilip ilk olarak bunların giderilmesi hedeflenir. Eşlerin arasındaki cinsellik ve cinsellik dışı ilişki ve etkileşimleri anlaşılıp, aralarında işbirliği ve uyumun sağlanmasına yönelik yaklaşımlarda bulunulur. Vajinismus yaşayan kadına hem genel olarak gevşeme ve bedenindeki otonomik tepkileri tanıma-kontrol etme, hem de vagen kaslarını tanıma ve aşamalı olarak gevşetmesi öğretilir. Merkezimizde bu öğrenme süreci için, bilimsel olarak etkililiği kanıtlanmış bir yöntem olan biofeedback metodu kullanılmaktadır. Terapi seanslarında kullanılan yöntemlerin dışında ilerlemek için kişinin kendisinin uygulayacağı bazı ev ödevlerinden faydalanılır. Kadının kendi bedensel duyumlarını tanıma ve vajinal kaslarını esnetmesine yönelik olarak yapacağı uygulamalar tedavinin önemli bir bölümünü oluşturur. Bu ödevlerin uygulanmasında bazı zorlanmalar ortaya çıkabilmektedir. Aslında temel olarak bazı aşamalar gerçekleşmeden ve gerekli yöntemler öğretilmeksizin kadının uygulamaya hazır olmadığı bir ödev verilmez. Buna rağmen uygulama sırasında herhangi bir zorlanmayla karşılaşıldığında sık yapılan hata tedaviyi yarıda bırakmaktır.

Bu aslında vajinismus sorununun tedavisindeki en büyük güçlüktür. Ödevleri uygulamada zorlanma yaşamak doğal ve beklenen bir durumdur, çünkü yukarıda da belirtildiği gibi vajinismustaki kaygı verici duygu ve düşünceler her zaman açık bir şekilde görülmezler ve bu ev ödevlerinin uygulanması esnasında açığa çıkarlar.

Herhangi bir zorlanma yaşandığında sonraki seansın konusu bunun nedeninin anlaşılması olacaktır ve ortaya çıkan güçlüğün çözümlenmesi ile tedavi ilerler. Vajinismusun tedavisinde uzmanlar tarafından sıklıkla yapılan hatalar; sorunu sadece bilinçdışı nedenlere bağlı görüp tek başına zihni ele almak veya sadece bedensel boyutu ile ele alıp mekanik bir şekilde çözmeye çalışmaktır. Cinsel ilişkiyi sadece cinsel birleşme ile sınırlı görmek veya vajinismusu sadece ilk geceye, kızlık zarına bağlı korkular olarak ele almak bu hatalara neden olmaktadır. Bu tür eksik veya hatalı yaklaşımlar sorunu çözmediği gibi problemin daha da büyümesine ve giderek sorun yaşayan çiftin umutsuzluğa kapılmasına yol açar.

Sık yapılan hatalı uygulamalardan biri jinekologlar tarafından kızlık zarının ameliyatla alınmasıdır. Ayrıca muayenehane koşullarında anestezi altında ilişkiye girilmesini sağlama gibi etik olmayan uygulamalara da rastlayabiliyoruz. Bu tarz yaklaşımlarla cinsel birleşme sağlansa bile kadının bilinçdışı şartlamalardan kaynaklanan korku ve kaygıları giderilmediği ve cinselliğe bakış açısında değişiklik olmadığı için genellikle sonraki birleşme girişimlerinde yine kasılmalar devam etmekte ve kadının zevk alacağı doyurucu bir cinsel yaşama geçmesi mümkün olmamaktadır. Oysa hem zihni hem bedeni birlikte ele alan etkili bir tedavide iki aşama vardır.

Birinci aşamada cinsel birleşmenin sağlanması hedeflenir ancak tedavi bununla bitmez. İkinci aşamada cinsel ilişkiden zevk alma, orgazm olma teknikleri öğretilir ve eşlerin birbirine uyum sağlayarak her ikisi için de doyurucu bir cinsel yaşama geçmeleri hedeflenir. Vajinismus sadece kadının yaşadığı bir problem gibi görülmekle birlikte eşin de problemin yaşanmasında ve tedavisinde önemli bir rolü vardır. Bu nedenle eşlerin tedaviye birlikte katılmaları, erkeğin de tedavinin belli aşamalarında sürece aktif olarak katılması ve işbirliği ile sorun daha kolay ve çabuk çözülmektedir.

Eşler arasında önemli bir ilişki sorunu yoksa, verilen ev ödevleri aksatılmadan yapılıyor ve konulan yasaklara uyuluyorsa, başlangıçta tedavi kadının üzerinde yoğunlaşacağı için erkeğin tüm seanslara katılmasına gerek olmayabilir. Tedavi açısından önemli olan eşler arasında işbirliği ve uyumun devam ediyor olmasıdır. Tedavi süresi problemin yaşanış şekli ve şiddetine bağlı olarak birkaç seanstan 8-10 seansa kadar sürebilir.

Terapi haftada bir veya iki görüşme olarak düzenli aralıklarla sürdürüldüğünde daha hızlı yol alınır. Tedavinin etkililiği uygulanan yöntem ve tekniklerin dışında kişinin sorunu çözmedeki motivasyonu ve kararlılığına bağlıdır. Kişinin problemini çözeceğine inancı ve uygulamaları sabırla sürdürmesi tedavinin başarısında önemli bir etkendir. Vajinismus problemi batı toplumlarında da görülmekle birlikte bizim toplumumuzda geleneksel olarak kızlık zarına verilen önem ve cinselliğin ayıp, günah, pis bir şey olarak algılanıp rahat konuşulamaması ve bilgi eksikliklerinin fazla olması nedeniyle çok daha sık karşılaşılan bir sorundur. Bunun önüne geçilebilmesi için yeni evlenecek olan çiftlerin cinsel sorunların tedavisinde uzman olan kişilerden evlilik öncesi danışmanlık almaları iyi olur. Böyle bir koruyucu sağlık hizmeti alarak cinsel bilgi eksikliklerini tamamlayıp hatalı bilgilerden ve ön yargılardan arınmaları ve cinsel yaşamlarına sağlıklı bir şekilde başlamaları mümkün olabilir.